“Verdiğimiz rahatsızlık için özür” dilemiyorum!
Özür dilemiyorum; çünkü rahatlık düşkünlüğü bitsin diye uğraşıyoruz! Çünkü gerçeklerden kaçınarak karanlıktan kurtulamazsınız! Öyleyse zifiri karanlıkta yıkılışın suçlusu kim?
Başta ben olmak üzere hepimiz ve özellikle Türkler! Yazarlar, gazeteciler, her meslekten yüksek-orta öğrenimliler...
Maskeli iblislere kul-köle olanlar! Türk egemenliğine düşman olsunlar diye devlet parasıyla okul açanlar! Yabancı devletleri kendilerine önder ilan edenler! En bağışlanmaz suçumuz: Kişisel rahatlığımız uğruna aymazlık, vurdumduymazlık!
En hafif suçumuz: Görevi savsaklama!”
Mustafa Yıldırım
“Şimdi elimde Mustafa Yıldırım’ın son kitabı var: Ortağın Çocukları. Ilımlı İslam darbecileri ABD’de açılımın altın madalyasını takıyor, İngiltere’de “Büyük Haç Şövalyesi” kılıcını kuşanıyorlar!
Türkiye’de her kesimden insanlar devşiriliyor. Bu işlem için yabancılar ve onların Türkiye`deki işbirlikçileri tarafından çok büyük paralar harcanıyor... Ve başarı oranları yüksek! Aslında devşirilmek istenen, kucağa düşürülen bizim vatanımız. Ellerine sağlık Mustafa Yıldırım.”
Emin Çölaşan, Sözcü, 2 Ocak 2011