Garrett Thomson’un bu çalışması, Kant üzerine yazılmış eserler içinde ayrı bir yer tutuyor. Kant’ın eserlerinde ortaya konan düşüncelere nüfuz edebilmek, hem bu eserlerin içerdiği ağır felsefi terminoloji hem de eserlerin kapsamlı hacmi göz önüne alındığında felsefe okuru için müşkül oluşturur. Oysa Kant’ın eserlerine nüfuz etmeden modern felsefeyi hakkıyla anlamak mümkün değildir. Çünkü bu eserler modern felsefenin omurgasını oluşturan bir terminolojiyi tesis etmiş olmanın yanında hem çağdaş analitik felsefenin hem de kıta felsefesinin esin kaynağı olma gibi bir konuma sahiptir ve bu anlamda Kant, geniş bir yelpazeye yayılan çağdaş ekollerin kesiştiği bir kavşak noktasında durmaktadır. Denebilir ki, bilhassa kurumsallaşmış kısmı söz konusu olduğunda Batı uygarlığının taşı toprağı, havası suyu hâlâ Kant kokar. İşte Kant’ın eserlerine nüfuz etmede felsefe okurunun yaşadığı müşkülü hafifletmek için, Kant külliyatını özetleyen karakteri ve anlaşılır üslubu ile bu kitapta, ortalama felsefe okurunun erişimine elverişli bir metin ortaya konuyor. Eleştirel felsefenin kurucusu olan Kant, bugün çağdaş düşünürlerin eleştirileriyle artık oldukça hırpalanmış olsa da, böyle göz kamaştırıcı derecede parlak bir zekânın felsefesini anlayarak okuyabilmek, her entelektüel için vazgeçilmez bir haz olsa gerek.
Kitabın Özellikleri
Basım Dili | Türkçe |
Sayfa Sayısı | 174 |
Kapak Türü | Karton Kapak |
Kağıt Türü | 2. Hamur |
Basım Tarihi | Haziran 2021 |
Basım Yeri | İstanbul |
En / Boy | 13,50 / 21,00 cm. |