Marifetullah yolculuğunda dünyada olduğumuz gerçeğinden bihaber biçimde, nefsanî arzular ve dünyevî meşgaleler peşinde bir hayat sürmek ne acıdır.

Ümmeti olmakla şeref duyduğumuz Hz. Muhammed (s.a.v.)’e lâyık olabilme hususunda gayrete âşık olmalıyız. Efendimizin (s.a.v.) yaşayışına râm olur isek kâinattaki güzelliklere ve hikmetlere tefekkür nazarıyla bakarız.

İnsan hak yolculuğu ve nefsani arzular peşinde ömrünün sonuna dek bu iki yol arasında yürür. Bu yolculukta insan yalnız olmamalıdır. Tasavvuf yolunun erbabları salihler ve sadıklar ile birlikte yürümelidir.

Bunun neticesinde kalp, Marifetullah’a yönelecektir.

Bu eser bizlerin gönül aynasını cihanın hikmetlerini kalbin terbiyesini nefsani isteklerin bükülebileceğini, dünyevi işlerin ertelenebileceğini ve Marifetullah yolculuğunda gayrete âşık olmayı, bu yolda yılmadan, ümitsizliğe düşmeden yürüyebilmek için iyi bir arkadaştır.

Bu eser, kendiğini bildiğinden beri içinde yürüyen ayak seslerini anlamaya çalışan, mânevî eğitimin lezzetiyle bu seslerin sukunete erdiğini hisseden ancak, bu defa da ruh terakkisi ile birleşip aşka, muhabbete ve heyecana dönüşerek yoluna devam eden bu ayak seslerini başka yüreklerde de yürümesini dileyen bir gönlün sevdasıdır.

Tevfik yüce Allah’tandır (c.c.).