Evvela nur vardı
Boşlukta salınıp giderken kimsenin fark etmediği
Narın nuruydu oysa
Ateşin aşkı
Sonra tene değdi, nar oldu nur
Aşkın ateşi bütün ruhu sardı.
Elif’i Vav’a üfledi birisi.
Nar ve nur.
Şems’im ol dedi ötekisi.
Nur oldu nar.
Konya’da işlenen esrarengiz bir semazen cinayeti polisi harekete
geçirir. Konya’nın puslu sokaklarında, Şeb-i Arus’tan hemen önce
işlenen bu cinayet ilk değildir, son da olmayacaktır. Olayların peşinde
bir başkomiser ve meraklı bir gazeteci... Bu gerilimin ortasında
geçmişle yaşanan hesaplaşmalar ... Ve AŞK... Ateşe, tennureye ve
tene dokunacak bir aşk.
Birkaç çarktan sonra sol ayağı çividen çıkmıştı ve yine kanıyordu.
Durdu tahtadan indi ve yine iki dizinin üstüne oturdu.
Sikkesini çıkardı, yine tahtayı öptü.
Kafasını kaldırdı, karanlığın içinde duran Destarlı Gölge’ye baktı.
Oysa hiç biri tanımamıştı aşkı
Bütün suç meşk tahtasında,
Kanayan yaralarıma kimse tuz olmuyor
Kimse olması gereken yerde değil
ve
Hiç biri bilmiyor
Oysa ateş çok yakın
Oysa tek bir hançer yeter yüreğe ateşi koymaya.
Kitabın Özellikleri
Basım Dili | Türkçe |
Sayfa Sayısı | 304 |
Kapak Türü | Karton Kapak |
Kağıt Türü | 2. Hamur |
Basım Tarihi | Mart 2015 |
Basım Yeri | İstanbul |
En / Boy | 13,50 / 21,50 cm. |
Ağırlık | 281 gr. |