İnsanoğlunun doğaya yerleşmesi salt barınma ihtiyacını karşılayan bir pratik olmadığından kent imajı ve planı toplumsal değerlerle sıkı bir ilişki içindedir. Bundan dolayı da yerleşmeyi anlayabilmek, sahip olunan değerleri bilmekle doğrudan ilişkilidir. Çeşitli kültürlerin kendilerine ait kent planlarının ve kent mimarisinin olması da bundandır.
Bir kent, kendisini çevreleyen coğrafi alan, sahip olduğu mimari üslup ve yerlilerinin kültürel değerleriyle tanımlar. Herhangi bir yöreden / yerden olmak, sadece coğrafi / fiziki bir mekâna göndermede bulunmaz. Aynı zamanda bir kültüre ve değerler sistemine ilişkin referanslar da içerir. Bu anlamda Diyarbakır, barındırdığı zengin kültürel çeşitlilik bakımından özgün bir mimari ve yapılanma tarihine sahip nadir yerleşim birimlerinden birisidir. Ancak son dönemlerde yaşanan etnik sorunlar, göç ve çarpık kentleşme onun özgün mimarisini yok etmekte ve farklılıkları tek tipleştirmektedir. İşin en ilginç tarafı ise bu özgün yapıya ve farklılığa göndermelerde bulunanların onu en çok tahrip edenler olmasıdır.
(Arka Kapak’tan)
Kitabın Özellikleri
Basım Dili | Türkçe |
Sayfa Sayısı | 183 |
Kapak Türü | Karton Kapak |
Kağıt Türü | 2. Hamur |
Basım Tarihi | Ekim 2005 |
Basım Yeri | İstanbul |
En / Boy | 14,00 / 20,00 cm. |