“Bu kitapta edebiyat dışında yemek üzerine, müzik üzerine, kent tarihleri gibi kitaplara yer verdim: Seçerken hayatın/hayatımın çeşitliliğe düşkün yanını yansıttım.”

Kültür yayıncılığımız, giderek artan bir ivmeyle gelişmesini sürdürüyor. Dolayısıyla, yayımlanan bütün bu kitapların da aynı hızla okurlara tanıtılması gerekiyor. Dost düşman herkes kabul eder ki, bu konuda işleyen kalemlerin en çalışkanı, Cemal Süreya’nın yerinde yakıştırmasıyla “edebiyatımızın cumhurbaşkanı” Doğan Hızlan.

Ne mutlu ki Doğan Hızlan, verimini hiç düşürmeden, hem edebiyat 
(şiir, roman, öykü, deneme, anlatı, biyografi) hem de müzik, 
mutfak, kent tarihleri gibi pek çok alanda yayımlanan kitaplar üzerine yazılarını sürdürüyor:

“ ‘Kitaplar Kitabı’nın beşincisi olan bu kitapta, edebiyat dışındaki kitaplardan da hatta daha çok onlardan söz ettiğimi göreceksiniz. Çünkü Hürriyet gazetesinin Cumartesi ekinde çıkan bu yazılar, değişik beğenilerdeki okurları da düşünerek yazılmışlardır. Dahası, yayımlandığı halde yaygın bir ‘dağıtım’ şansına sahip olmayan, edebiyat veya popüler bilim kitapları gibi, ilanlarla, hakkında yazılan yazılarla okurlara haberi ulaştırılamayan kitapların da ‘kendi’ okuruna ulaşması gerektiği inancındayım.”

Kitabın adı, Hızlan’ın hatırını soranlara verdiği değişmez yanıttan geliyor: Deme kış yaz, oku yaz!