- Nietzsche, “Tanrı öldü“ derken ne demek istemişti?
- Nietzsche’yi Batı düşüncesinde milat yapan özellikler neler?
- Nietzsche, neden “İslâm’ın önünde diz çökmeliydik“ demişti?
- Nietzsche, nihilist miydi, yoksa asil bir hakîkat arayıcısı mı?
- Nietzsche’yi intihara götüren sebepler nelerdi?
Nietzsche, Türkiye’de nihilizmin, hatta ateizmin “babası“ olarak bilinir. Oysa bu kitap, Türkiye’deki bu Nietzsche algısının ne kadar yanlış olduğunu gözler önüne seriyor. Nietzsche, Deccal’de, Hint’ten İran’a, antik Yunan’dan İslâm medeniyetine kadar bütün medeniyetleri dolaşır, Nirvana’sına çekilir, sert bir Hıristiyanlık ve Batı uygarlığı eleştirisi yapar; sonra da “İslâm’ın önünde diz çökmeliydik!“ diye haykırır.
Bu kitap, Nietzsche’nin, “Tanrı öldü“ derken Batı’da Tanrı’nın nasıl öldürüldüğünü, antik Yunan’dan Hıristiyanlığa, oradan da modern dünyaya kadar, insanlığın başına gelen büyük felâketlerin Tanrı tasavvurunun sakatlanmasından kaynaklandığını, çarpıcı, kışkırtıcı ve zihin açıcı bir kazı ve soykütüğü çalışması yaparak aslında nasıl soylu bir putkırıcı ve hakîkat arayıcısı olduğunu gösteren bir ufuk kitaptır.
Friedrich Wilhelm Nietzsche çağımızın en büyük düşünürlerinden. Bütün eserlerinde, “Tanrı’nın öldürülmesi“nin insanlığı büyük felâketlerin eşiğine sürüklediğini gösterdi.